Wednesday, 14 October 2009

ERBIL RAPORU

Wed, 14 Oct 2009

Erbil Gözlemleri
Bölgesel Kürt Yönetiminin başkenti Erbil, Zagros Dağları’nın eteklerinde, Aşağı ve Yukarı Zap suları arasında kurulmuş tarihi bir Türkmen kentidir. Şehrin demografik dokusu, 1970’li yıllardan itibaren değişmeye başlamış ve Türkmenler şehirde azınlığa düşmüşlerdir. Erbil’in Kuzeybatısından Büyük Zap’ın Güneydoğu’sundan ise Küçük zapın geçmesi bölgenin verimli toprağa sahip olduğunun göstergesidir. Tarım ürünleri olarak Buğday,arpa,darı,tütün yetiştiriciliği göze batmakta. Kentin kırsal kesimlerin de ise küçük baş hayvancılığının yapıldığını söyleyebiliriz. Bulunduğu konum itibariyle Musul, Bağdat ve Basra yollarının kesişmesi noktası olması ve karayolu ile İran’a ulaşması kentin stratejik önemini arttırmaktadır.

EKONOMİ
Erbil bulunduğu konum nedeni ile tarıma elverişli bir alana sahip. Fakat, Bölgede tarımsal üretim yapılmasına karşın yeterli olmadığı gözlenmekte. Temel tüketim maddelerinin büyük bir kısmı Türkiye sağlamakta. Petrol yasasının çıkması ile birlikte hükümet gelir kaynağının büyük bir kısmını petrolden sağlamaya başlamıştır. Dış sermayeyi bölgeye çekebilmek için 2006 yilinda yürürlüğe giren “Yatırım Teşvik Yasası” adı verilen kanun, yabancılara bölgede yatırım yapmaları için hiçbir bedel ödemeden toprak ve araziler sağlıyor. 10 yıl boyunca vergiden muaf olma ve 5 yıl boyunca gümrüksüz dışardan mal getirebilme ile dışardan yabancı personel alabilme hakki tanındığını belirtti. Bölgede tarım,gıda ve Kırtasiye ürünlerine gümrük uygulanmamakta fakat diğer ürünler içinse % 5 oranında gümrük uygulanmakta.

Erbil, savaş sonrası geniş bir şantiyeyi andırıyor. Bölgede yeni yapılanmalar dikkati çekiyor. Özellikle yeni yollar, ve yeni konut yapılanmalarına hız verilmiş. Fakat, seçim öncesi Bölgede tüm inşaatların durduğunu söylemekte fayda var. Bunun nedeni incelendiğinde seçim sonuçlarının beklendiğini belirttiler. Eğer seçimlerde Mesut Barzani kazanamazsa inşaatların duracağı belirtilmekte. Çünkü Mesut Barzani’nin tüm şirketlerde yarı yarıya ortak olduğu belirtilmekte. Şehirde göze çarpan en önemli hususlardan birisi alt yapının eksik olması. Bölgede yeni binalar, alışveriş merkezleri, yollar ve havaalanı yapılmasına karşın, Alt yapıya yönelik hiç bir çalışmanın yapılmadığı gözlenmekte. Şehrin atık suları kaldırım kenarlarına yapılmış oyuklar tarafından atılmakta.

İnşaatların bir kısmı bitmesine rağmen teslim edilmediği gözlenmekte. Bunun nedeni araştırıldığında firma ve sözde hükümet arasında bir güvensizliğin olduğu gözlenmekte. Erbil de başta ABD olmak üzere , Türkiye, Lübnan, Fransa, İngiltere, Almanya, Suudi Arabistan, Kore,İsrail, Japonya ve Çin şirketleri farklı alanlarda hizmet veriyor. Halkın refah seviyesinde her hangibir artış olmadığını açık bir şekilde söyleye biliriz. Halkın %90 lık bir kısmı hükümet adına çalışıyor. Erkeklerin büyük bir kısmı peşmerge olarak görev yapmakta ve aldığı maaş ise 300 ile 400 dolar arasında. Refah seviyeside ki artış belirli bir zümrenin elinde olduğunu söylemek mümkün. Bunların başını çeken ise Barzani Aşireti gelmekte.
Bölgede kaçakçılıkta ön plan da, özellikle elektronik ve telekomikasyon ürünlerinin cook ucuz olması bölgeyi cazip kılmakta.

SOSYAL YAPI
Bölge karışık bir etnik yapıya sahip, Bölgede ağırlıklı olarak; Türkmenler, Araplar ve Kürtler yaşamakta. Sayıları az olmasına karşın Bölgede Hıristiyan ve Yahudi mahalleleri de bulunmakta. Erbil sokaklarında kadına rastlamak pek mümkün değil fakat Hırıstiyan mahallesinde durum daha farklı. Kadının sosyal bir statüye sahip olduğu gözlenmekte. Bölgenin en gelişmiş ve güvenlikli alanı ise Hıristiyan mahallesi. Erbil de Saddam Hüseyin dönemin de olan 3 sinema yıkılarak otopark olarak kullanılmakta. Halkın büyük bir kısmı şehrin en eski yapısı olan kale civarında yer alan çarşılarda ve aynı yerde yer alan kapalı çarşıda bulunmakta.

Genç nüfusun büyük kısmı Türk müziği dinlemekte. Ağırlıklı olarak İsmail YK, İbrahim Tatlıses ve Mahsum Kırmızıyüz tercih ediliyor. Halk bu sanatcıları dinlediği gibi büyük kesmi de bu sanatcıları model aldığı gözlenmekte. ( Saç traşları, giydikleri kıyafetler vb) Bölge televizyonlarında Türk dizileri yakından izlenilmekte, diğer yabancı diziler alt yazılı yayınlanmasına karşın Türk dizileri Kürtçe dublaj yapılıyor. Halkın bir kısmı Türkiye ye karşı sempati ile yaklaşsa da büyük bir kısmı tepkili.
Bunun nedeni ise PKK ve Barzani.
Öte yandan kendi içinde bir çelişki gibi görünse de Türkiye bir hayranlık ve çekim merkezi. Halkın büyük bir kısmı Türkiye’ye gelmek istemekte. Bunun en önemli nedeni ise pasaportlarında Türkiye vizesi bulunanlar diğer komşu ülkelere rahatlıkla vize alabilmekte.

TERÖR ÖRGÜTÜ PKK
Terör örgüt PKK’nın bölgede etkin bir ağırlığa sahip olduğu gibi halk üzerinde de sempati oluşturduğu gözden kaçmamakta. Barzani ise bölgenin ekonomik durumunun zayıf olmasından dolayı halkı bir arada tutmak için bir tehlike yaratma cabası içinde bu tehlike de Türkiye olarak lanse ettirilmekte. Konu ile ilgili yapılan görüşmelerde Türkiye’nin askeri operasyonları bölgenin işgal edileceği korkusu yaşanmakta ve bu operasyonlar tepki ile karşılanmakta.

PKK’nın bölgede ki durumu ise, irtibat ofisleri kapanmasına karşın yasadışı olarak faaliyetlerine devam etmekte. Terör örgütü tüm ihtiyaçlarını Erbil’den karşılamakta. Zira Kandil Dağı ile Erbil arası yaklaşık 3 saat. Örgüttün kaçanlar ise Erbil de yaşıyorlar. Kuzey Yönetimi, PKK’nın faaliyetlerinden korktuğu için kazandırma yasası çıkartarak örgütten ayrılmak isteyenlere vatandaşlık hakkı tanımakta.

PKK Erbil'den ziyade Musul da güçlenmiş durumda. Musul da ki karışık durum PKK’nın o bölgede güçlenmesine neden olmakta. Türkmen kenti olan Taleferde de PKK’nın bir irtibat bürosuna sahip olduğu, buradan Suriye ve Kandil bağlantısı sağlanmakta olduğu ileri sürülüyor. Suriye de yaşayan Kürtlerin vatandaşlık hakkı olmadığı için örgütte katıldığı iddialar arasında. Suriye’den Kandil Dağına giden yol olarak Musul ve Telafer’i kullandığı belirtilmekte.

DİL
Bölgede ağırlıklı üç etnik yapının baskın olmasına karşın bölge de kullanılan dil Kürtçe. Erbil’de Kürtlerin büyük bir kısmı Sorani’ce konuşmakta. Fakat Erbil’den Kuzeye doğru çıkıldıkça Kırmanci daha fazla konuşulmakta. Bölge yönetimi Kırmançi ve Soranice’nin birleştirilerek yeni bir dil oluşturma çabası içinde olduğu öğrenildi; Fakat bu çalışma başarılı olamadığı gibi ileriki zamanlarda da başarılı olamayacağını değerlendire biliriz. Çünki bölge aşiret yapısına sahip olduğu gibi her aşiret farklı lehçelerde konuşmakta.
Üniversitelerde de sosyal bilimler Kürtçe olarak okutulduğu gibi mühendislik dersleri İngilizce olarak verilmekte. Bir diğer husus ise Bölgede yeni pasaport çıkarma yolunda, buna gore pasaport bilgileri üç dilde olacak, Kürtçe, Arapça ve ingilizce, Bölgede yoğun bir Türk nüfusu olmasına karşın Türkçe’ye yer verilmemesi ayrıca haklın büyük bir kısmı Türkçe bilmesine karşın peşmerge baskısından dolayı konuşmaması Türk dil birliğinin yok edilerek Türkmenlerin asimile çalışmalarının yoğun bir şekilde yapıldığını gösteriyor.

TÜRKMENLER
Erbil’de Türkmen kimliğini silmek için yoğun şekilde çalışmalar sürmekte. Erbil’in en eski yeri olan kale içerisinde yer alan ve Türkmenlerin yoğun şekilde yaşadığı yerler boşaltılmıştır. Seçimlerden bir kaç gün önce şehrin Türk olduğunu kanıtlayan kitapların olduğu kütüphane yakılmıştır. Resmini aşağıda görebilirsiniz.

GÜVENLİK
Erbil, bölgenin en güvenlikli alan olduğunu söyleye biliriz. Şehirden ABD orduları tamamen çekilmiş durumda ABD ordusu, Bağdatda bulunan Anakonda üssünde yer almakta. Şehrin güvenliğini peşmergeler sağlamakta. Saat 22.00 dan itibaren yaklaşık 100 ile 150 metre mesafeli güvenlik noktaları bulunmakta.

Peşmergelerde kendi aralarında ayrılmış durumda bunlar;

1- Polis

2- Asayiş

3- Açil Müdahale ekipleri

4- Özel Birlik ( Zawita )
Peşmergeler ne kadar düzenli olduğu söylense de disiplinsiz yapıları ile dikkati çekmekte. Göze çarpan bir şekil disiplinin olmadığı gözlenmekte. Başlarına buyruk bir yapıya sahip. Yaş ortalamsı ya çok küçük ya da ilerlemiş bir yaşa sahip. Peşmergeler içinde PKK üyeleride mevcut bunlar kendi aralarında devşirme olarak nitelendirilmekte. Peşmergelerin eğitimi ABD ve İsrail tarafından verilmekte.

Peşmergelerin hepsi devlet tarafından maaş almakta. Kendi aralarında ki derecelemeye gore 350 ila 400 dolar arasında maaş almakta.

Ayrıca, Parastina adlı bir istihbarat örgütüne de sahip. Bu örgüt israil tarafından eğitilmekte. Alınan bilgilere göre parastina mensupları Türkçe ve Farsça bilmekte. Sınır boylarında görevlendirildiği gibi turist ve iş adamlarının kaldığı otellerde garson olarak çalıştırılmakta.

Peşmergelerin en güvendiği birlik ise özel eğitimli olan zawitalar, sözde komutanı Aziz veysi, eski PKK lı istihbarat raporlarına göre de birliğin büyük bir kısmını PKK dan ayrılan teröristler oluşturmakta. Zawitaların eğitimini ABD özel kuvvetleri vermekte. Alınan bilginin kaynağı tartışmalıda olsa şu an ki eğitimleri Dahuk’ta Türk Özel Kuvvetlerince verildiği bildirilmiştir.

Bölgede dış istihbarat servisleri yoğun bir şekilde faaliyet göstermekte. Özellikle Mosad ve CIA açık olarak çalışmakta. Diğer İstihbarat birliklerinde irtibat ofisleri bulunmakta. Alman istihbaratının da bölgede faaliyet göstermekte olduğu ileri sürülüyor.

EĞİTİM
Bölgede okuma yazma oranının çok düşük olduğu söylemek mümkün. Seçim sırasında seçim kayıt defteri incelendiğinde halkın büyük bir kısmı imza yerine parmak bastığı görülmekte. Bir lise de yapılan görüşme neticesinde lisede 19 öğrencinin okuduğu ve 54 öğretmenin olduğu öğrenilmiştir. Erbil’de bulunan üniversiteler ise, Kürdistan Üniversitesi, Selahattin Üniversitesi, Gülen Cemaatine ait olan Işık Üniversitesi, eğitimler Kürtçe olarak yapılmakta.

Haberiniz.com temsilcisi özel Erbil raporu

No comments: