Tuzhurmatu’ya Kıyan Eller Kırılsın
Suphi Saatçi
Türkmeneli bölgesinin önemli yerleşim merkezlerinden olan Tuzhurmatu, 23 Ocak 2013 de tarihinin en kanlı günlerinden birini yaşamıştır. Bu olayın meydana gelişi ve daha önce yaşananlar, Tuzhurmatu’da güçlü varlık sergileyen Türkmen kimliğinin silinmesine karşı ince bir komplonun ve haince bir saldırının iç yüzünü ortaya sermiştir.
Patlamadan bir gün önce, yani 22 Ocak 2013 tarihinde Tuzhurmatu Sağlık Müdürlüğünde çalışan Ahmet Salah Asker, uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Irak Türkmen Cephesi’nin Başkan Yardımcılığını yürüten ve aynı zamanda Selahattin İl Meclisi üyesi olan Ali Haşim Muhtaroğlu’nun da kayınbiraderi olan şehit Ahmet Salah Asker için ilçenin Seyyid-i Şüheda Camisinde bir taziye merasimi düzenlenmiştir. Baş sağlığı ve Fatiha okumak üzere törene iştirak eden ziyaretçilerin yoğun olduğu bir sırada, canlı bombayla saldırı yapılmış ve patlama sonucu 24 Türkmen şehit düşmüştür. Yüze yakın kişinin de yaralandığı bu facia, bir anda bütün Türkmeneli bölgesini yasa boğmuştur.
Saldırının hedef aldığı taziye merasiminde Ali Haşim Muhtaroğlu’ndan başka birçok Türkmen yetkili bulunmuştur. Ahmet Koca, Münir Kâfili, Sami Kolsuz, Sadettin Ergeç, Haydar Reşit Kasapoğlu, edebiyatçı Mehmet Mehdi Bayat gibi şahsiyetler de hazır bulunmuşlardır. Merasime Türkmen ileri gelenleri ve halktan yoğun katılım olmuş, bu arada Türkmeneli bölgesinin değişik yörelerinden gelen birçok Türkmen yetkili taziyede hazır bulunmuştur. Saldırıda Ali Haşim Muhtaroğlu, Ahmet Koca ve Münir Kâfili yaralanmış, ne yazık ki edebiyatçı Mehmet Mehdi Bayat ile birlikte 23 Türkmen de şehitler kervanına katılmıştır.
Şii Türkmenlerin yaşadığı Tuzhurmatu, Selahattin iline bağlı olmakla beraber, nüfusu 200 bine yaklaşmış ve bu bakımdan il olma vasfını kazanmış bir ilçedir. Tuzhurmatu’da öğretmen, yurtsever memur, devlet adamı, edebiyatçı, şair, yazar, ressam, kıymetli sivil ve asker birçok Türkmen şahsiyet yetişmiştir. Ayrıca Abbas Bayati, Gençlik ve Spor Bakanı Casim Muhammed Cafer, Fevzi Ekrem Terzi, Feryad Tuzlu gibi başkent Bağdat’ta önemli ve etkin rol oynayan birçok politikacı da Tuzhurmatu’dan çıkmıştır.
Bağdat-Kerkük karayolu ve demiryolu üzerinde bulunan Tuzhurmatu, Kerkük, Erbil ve Telafer’den sonra Irak’taki en büyük Türkmen yerleşim merkezi olan bir ilçedir. İlçe, gelişen nüfusu ve canlılığı ile hâlâ önemli bir Türkmen vasfını taşımaktadır. Buraya yapılan siyasî amaçlı etnik göçlere rağmen, işsizlik ve memuriyet yüzünden Kerkük ve Bağdat’a göçen aileler varsa da ilçede nüfus gelişmesi durmamıştır.
Ezici çoğunluk Türkmen’dir. Günümüzde Türkmen nüfusu meydana getiren tayfa (taife) ve aile adları şöyledir: Ağalar, Aksu, Babalar, Başıbayaz, Bayatlı, Bayraktar, Beyler, Bellev, Benderli, Boyağçı (Boyacı), Çayırlı, Demirci, Duvarabahanlar, Herbendeli, Kakai, Karagili, Kasaplar, Kuşçular, Kayaçı, Kayserili, Kazılar, Kervançı, Körmusalar, Küzeçi, Maruflu (Marufoğlu), Mazan, Muhtar, Neccarlar, Seyyidler, Şinavlar, Vandavi, Zurnaçı.
Irak’ta Bayat boyuna mensup köylerin çoğu da Tuzhurmatu ilçesine bağlı yerlerde yaşarlar. Ayrıca Hasadarlı, Şahseven, Yengice, Abbud, Amirli (Emirli), Bastamlı, Biravcılı, Çardağlı ve Karanaz gibi daha birçok Bayat köyünün merkezi olan Tuzhurmatu, Türkmeneli coğrafyasının güneyindeki en güçlü Türkmen yerleşim merkezidir.
Tuzhurmatu, Irak Türkleri halk edebiyatı, folklor, edebiyat ve kültür tarihi içinde çok önemli bir yere sahiptir. Okumuş ve yüksek öğrenim yapmış pek çok genci Irak’ın birçok kentinde görev ve hizmet yapmıştır. Entelektüeli çok olan Tuzhurmatu yüksek kültüre sahip bir Türkmen ilçesidir.
Tuzhurmatu, Saddam döneminde de Bağdat yönetiminin sürekli baskısına maruz kalmış bir Türkmen ilçesidir. Dikta yönetiminde büyük acılar yaşayan Tuzhurmatulu Türkmenler, ona rağmen millî varlıklarını, dillerini, folklor ve geleneklerini unutmamışlar, yapılan baskılara karşı var güçleri ile direnmişlerdir. Çeşitli iftira ve bahanelerle buradaki Şii Türkmenlerden birçok vatansever genç suçsuz yere idam edilmişlerdir.
Körfez krizinden sonra 1991 yılı mart ayında, Bağdat yönetimi tarafından gönderilen askerlerin eliyle Tuzhurmatu’da soykırım yapılmıştır. Birçok masum Türkmen’in şehit olduğu bu saldırıda Tuzhurmatu halkı büyük sıkıntı çekmiş ve günlerce çevredeki dağlara sığınmıştır. Nisan 2003’te Saddam’ın devrilmesi sonucu Tuzhurmatu önceleri sakin bir kaç ay yaşamış, daha sonra başka bir etnik gücün baskısına maruz kalmıştır. Özellikle Ali Murtaza makamına yapılan saldırı sonucu halk büyük galeyana gelmiştir. Bu yüzden meydana gelen çatışmada sekiz Türkmen genci şehit düşmüştür. Ardından Kerkük’te büyük bir yürüyüşle yapılan saldırılar ve baskılar kınanmıştır.
Yapılan bu son saldırının da doğrudan Türkmenleri sindirmeye yönelik olduğu görülmektedir. Burada başlıca amaç, özellikle 20 Nisan 2013’te yapılacak olan yerel seçimler öncesi Türkmenleri tehdit etmektir. Türkmen liderlerine karşı da bir soykırımı yapılması bu sinsi planın bir parçası olduğu anlaşılmıştır.
Türkmen yurdu Tuzhurmatu’ya kıyan elleri telin ediyoruz. Huzur, barış, güven ve dostluk içinde yaşayan bu güzel beldeye uzanan eller kırılsın diyoruz. Aziz şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet ve Türkmeneli’ye başsağlığı diliyoruz.
Kaynak: www.bizturkmeniz.com/publications/kardaslik57.pdf