Thursday, 24 November 2011

Irak Türklerine Uygulanan İnsan Hakları İhlalleri sürmektedir

Yazan: Av Sadun KÖPRÜLÜ



Tarihten önce bu topraklarda Yaşayan Irak Türkleri her türlü

Asimilasyon, soykırım, katliamlara maruz kalmışlardı. günümüze

Kadar 24 soykırım, katliam gören Irak Türkleri, şimdide

Türklüğünü, milli mücadele davasını vermiş olduğu şehitlerin kanıyla

Her türlü baskıya rağmen Savunmaktadır.



Irak Türkleri Irak devletinin 1926 yılında kurulduğundan bu yana hiç

Bir Bağdat yönetimine karşı durmayarak,

Silahlı eyleme katılmayan tüm haklarını demokratik yollardan elde

Edilmeye çalışmışlardır.



Türk milletine inanarak, tüm amaç ve arzuları, milli ve kültürel

Kimliklerini koruyarak, kendi topraklarında özgürce yaşamayı umut

Etmişlerdir.





Irak Türkleri her bir dönemde çile acılarla yaşayarak, Irak Türklerine karşı Irak Başına gelen iktidarlar her

türlü baskılarla acımasız, işkence, sinsi yok etme politikayla, insanlık dişi ve ürpertici

Kıyıcı politikalar uygulayarak, bu kimsesiz, tek başına kalan bu

Milleti yok etmeye hala baskılar sürerek ve birçok anayasal haklarına

Kavuşmayarak Irak'ta Saddam döneminde Araplaştırma politikası, yerine

Amerika işgalinden sora Kürt politikası devam ederek, her türlü

Baskılar, Irak Türklerini aleyhine hareket etmektedir.



Irak rejimi, nüfusları 3 milyonun üstünde olan ve ülke toplam nüfusunun %15

ünü oluşturan Irak Türklerinin kimliğini, varlığını açıkça inkâr

Edilerek, Irak'ın hukuk sisteminde Türklerin gözerdi olduğu

Anayasasıyla açıkça meydana koymaktadır.



Irak başına gelen bu dikta rejimler böylece, çok açık ve net olarak

Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen insan hakları Evrensel

Beyannamesi günümüze kadar ihlal etmektedirler.



Aydın Türk insanının baskıyla kaçırtması, para fidye vermesi, baskı

Patlama olayları korkusuyla kendi yerini, yurdunu, köyünü, toprağını bırakarak Türkiye,

ve üçüncü Avrupa devletlerine uzaklaşmasıyla böylece nüfusunun sayımda

çok az görünmesiyle, Ana yurtları Olan, Kerkük, Erbil, Musul,

Altunköprü, Tuzhurmatu, Telafer Türkmeneli bölgelerine yüz binlerce

Kürtler, Araplar yerleşmektedir, günümüze kadar 800 yüz bin olan

Kerkük Türk şehrinin nüfüsü günümüzde 1 milyon 700 bine çıkmış yüzde,

Yüz bir Türk şehri Kerkük'e 700 benin üstünde Irak'ın her bir

Yerinden, komsu ülkelerden Kürtler akın ederek, yerleşmişlerdir tapu,

Nüfus dairelerini yakıp, yandırarak, mezar taşlarını bile kırarak

Türk kimliğini ortadan kaldırmaya uğraşmaktadırlar.



Irak Türkleri ana problemi büyük ölçüde buradan, yani Irak

Anayasasında Türklerinin etnik kimliklerini, anayasal ve politik

Haklarını tanımamasıyla eşit olarak başkaları gibi yaşamayı istiyorlar.



Irak Türkler

1- Doğru bir

Sayım olursa Irak Topraklarında nüfusunun % 17 sini kapsayacaktır.

Baskıyla yok sayılmakta olarak,

Irak içinde hiç bir platformda genel haklarını tam doğruca savunmamaktadırlar, birçok

Toprakları Araplar, Kürtler tarafından el koymuştur hala bu haklar

Almadan verilmemiştir.

2-Irak devletinin kurulusundan bugüne kadar 85 yıl içerisinde Irak

Başına gelen bütün iktidarlar hükümetler tam olarak haklarını

Vermemişlerdir.





3-Irak'ta kraliyet döneminde bile Türkler genel olarak haklarına kavuşmayarak,

Yene o dönemde bir parlamento vardı. Ve Türklerden bile o dönemde iki

Ya da üç milletvekili meclise bulunmaktaydı.



1958 de Irak

Cumhuriyetinin kuruluşu ile böylece Türklere hiç bir zaman mecliste

Temsil hakkı verilmedi,



Irak Türkleri, kraliyet döneminde her türlü anayasal haklardan yoksun

Kalarak, bu dönemde de 1924 ve 1946 yıllarında Türklere karşı iki

Katliam gerçekleşti ve Türk aydınları işlerinden oldular ve Irak'ın

Güneyine sürüldüler ve zorunlu olarak yaşadılar.



Cumhuriyetin döneminde Irak rejimi Türk aydınlardan yüzlercesi sürgüne

Gönderildi, memurları toplu olarak güney atandılar. Kerkük'te Türkçe

ve Arapça çıkmakta olan gazeteler, dergiler kapatıldı 14 Temmuz 1959

günü Kerkük'te korkunç bir katliam 3 gün geceli, gündüzlü olarak

Yaşandı. Yüzlerce Türkler her türlü baskıyla, canavarca öldürüldü,

Sürüklendi,

Asıldı, kesildi, bu katliamı, Komünistler ve Kürtler Molla Mustafa

Barzani tarafından uyguladılar.



Irak Türkleri daha acısını 35 yıl çile, baskısı, katliamı, soykırımı,

Baas partisinin 1968 yılında yapmış olduğu bir darbeyle Irak

yönetimini ele alarak, kıyıcı rejim 1968 ve 1990 tarihli

Anayasalarında, 3 milyon Türkleri yok sayarak, Irak halkı Arap ve

Kürtlerden oluştuğunu söyleyerek, Türkleri anayasal haklarından yoksun

Ederek, ve dünyanın gözü önümde Türkleri asimile etme, Türk

Bölgelerini Araplaştırma ve 3 milyon Türkü çeşitli yollarla yerinden

Yurdundan ederek, bölgenin etnik yapısını değiştirerek, oraları

Araplaştırma çalışarak yüz binlerce Arapları, Arap devletlerinden ve

Irak'ın güneyinden ev, para vererek Kerkük ve öteki Türk bölgelerine

Yerleştirildi,



1970 tarihinde beri en ağır ve çirkin biçimde

Uygulamaya başladı,

1975 tarihinde gizli bir kararla Irak'ın kuzeyinde bir Türk kalmayacak

Diye 10 yılık bir proje uygulamayı planladı.



Irak Türklerinin kimlik varlığını yok etmekle



1947.1957.1965.1977 ve 1987 yıllarında yapılan nüfus sayımlarında Irak

Türklerinin sayısını az sayarak % 2 olarak gösterilişlerdir,

Yalnız 1957 nüfus sayımında Türkmen'lerin nüfusu, resmi açıklamaya

Göre 500.000 olarak toplam Irak nüfus sayısı ise altı buçuk milyon

idi. Irak'ın nüfusu 25 milyon olarak Türkmen nüfusu günümüzde ne kadar

Artmıştır acaba binlerce Türkmen aşiretleri, oymakları zorla, baskıyla

bir dönem Arap, yazar şimdide Kürtlerin baskısıyla Kürt yazmaktadır.



1987 Irak nüfus sayımında Türklere "kendinizi ya Arap ya da Kürt

yazdırın" diye her türlü tehditleri, öldürme korkusu yapılmıştır.

Nüfusta Türk yazanlar sürgün, hapishane, idam, tutulmakla tehdit

Edilirdi.



Saddam’a karşı çıkan birçok köy ve yerleşim bölgeleri,

Köyleri zorla boşatılarak, köyler yıktırıldı, Türkleri Arap

Bölgelerine askeri araçlarla dağıtarak ve oralarda zorunlu yaşama

Mecbur ettiler.



Irak Saddam rejimi, Türk şehir, kasaba ve köylerin Türkçe olan

Adlarını Arap adlarıyla değiştirdi. Onlarca mahalle, cadde ve

Sokakların adı Arapça oldu.

Bu arada Kerkük'ün, Altunköprünün adı

değişildi,







1980 -16 Ocağında, Irak Türk lider ve aydın kesimlerini oluşturan

Onlarca insanimiz gizli yargılama sonunda idam edildi. Bunların

Başında: Emekli Albay Abdullah Abdurrahman, Doç. Dr. Necdet Koçak,

Ziraatçı Dr. Rıza Demirci, Adil Şerif, Yarbay Halit Akkoyuncu ögretmen

Mehmet Korkmaz gelmektedir.



Saddam dikta rejimi yüzlerce Türkmen genci

ve aydını idam ederek, Birçok Türkleri hapiste iken işkence sırasında

Hayatini kaybetmektedir. Yapılan yargılama herkese kapalı yürütülmekte

ve sanıklara avukat tayin etmek hakki tanınmaktadır.



Abu Garip Hapse mahkûm edilen aydınlar arasında Çok sayıda gemç öğrenciler, yaşlılar:

Türkçülük,

Türkiye'den dolayı Abu Garip siyasi hapishanesinde yatmışlardıt, ve daha

nice suçsuz gençler idam olmuşlardır.



Son senelerde, tutuklandıktan sonra kaybolan Türkmen'lerin sayısının

çok olduğu bellidir. Birleşmiş Milletler tarafından görevli özel

Raportör’ün 13 Temmuz 1994 tarihli raporunda: 27 Kasım 1993 tarihinde

Ordunun yüksek rütbeli birçok Türk subaylar tutuklanarak idam

Olmuşlardır.



1991 ayaklanması sırasında Kerkük, Erbil, Kifri, Tuzhurmati,

Altunköprü şehir ve kasabaları ordu tarafından top ateşine tutularak,

Binlerce Türk şehit olarak 28 Mart 1992 tarihinde Altunköprü

Katliamında Ramazan ayında oruç sırasında, Kuran okuyarak, iki yüzün

Üstünde Saddam rejimi tarafından kuşuna dizilerek, şehit olmuşlardır,



Ve çok sayıda Saddam idam, kurşunundan kaçarak Türkiye'ye göç etmeye

Mecbur kalarak yollarda yüzlerce Saddam helikopterlerden açılan ateşle

Öldürülmüştür.



Açlık ve hastalıktan da onlarca insanimiz dağlarda can

Vermiştir ve üçüncü devlete gitmek için denizde boğulmuşlardır.



Ayni günlerde, Altunköprü kasabasında Kürtlerin ve ordunun iki ateşi

Arasında kalan ve bir binaya sığınan 80 Türkmen genci Irak

Askerlerinin yaylım ateşine tutularak, korkunç bir katliam sonucu şehit

Olmuşlardır.



Ve Son yıllarda Saddam rejiminin aldığı ve resmi gazetede yayınladığı

Karalar gereğince yüzlerce Türkler ailesi, güneydeki Arap bölgelerine

Sürülüp orada zorunlu yaşamaktadırlar.



Saddam döneminde acılar, işkenceler bitmeyerek 3003 Saddam dikta

Rejimi düştükten sonra demokrasi söylenen Irak Milleti özellikle Türkler

bu baskılardan, acı, işkencelerden kurtulur diye sevindi mutlu oldular,

Saddam düştü ve işgalci Amerika geldi Kürtleri yanına alarak

Kullanarak yine Saddam döneminde Irak Türkleri görmüş oldukları baskı,

Çile acıyı yaşayarak 2004 yılından 2007 yılana kadar Telafer katliamında

Binlerce Türkler şehit olarak çok sayıda Telaferli Türkler Kürtlerin

Hapishanesine atıldılar günümüze kadar 24 katliam Telafer, Musul,

Erbil, Kerkük, Şirinhan, Karatepe, Karakoyunlu, Yengice, Amirli, Tuzhurmat, Tazehurmatu, Kerkük, ve

Birçok Türk bölgelerinde uygulanarak, binlerce Türkler şehit olmuştur.



Amerika'n Demokrasi sistemiyle baskıları artarak günümüzde Aydın, önemli Türk şahsiyetler

Dokturlar, gençler kaçırılarak şehit olmaktadır ve tüm Türk bölgelerinde

Patlama, suikast ve fidye karşılığında yüzlerce Türkler kaçırılarak,

Öldürülmektedir.



Saddam Rejimin Araplaştırma politikası yanında günümüzde Mesut Barzani

Ve Peşmergeler tarafından Kürtleşme politikası artarak 31

Ağustos 1996 tarihinde çok sayıda Erbil Türkleri şehit edilerek, şimdi

tam olarak Türk şehri Erbil Barzani yönetimi eltinde her türlü

Baskılar, haksızlıklar uygulanmaktadır.



Kerkük Türk şehri Araplaştırmadan sonra şimdi Kürtleşme politikasıyla

Asimilasyon, baskı sürerek ,tüm resmi daireler, kuruluşlar tam olarak

Kürtlerin yönetim altındadır baskıyla, zorlukla patlama, kaçırma

Olaylarıyla Türkler yerlerini, toprakları bırakarak göç etmektedirler.



Saddam dönemi giderek, ama her türlü acılar, baskılar, çileler Irak

Türklerine karşı ve Tüm İnsan Hakları ihlalleri günümüze kadar

Sürmektedir.



Not:

Bu yazı olduğu gibi II. Türk Dünyası Hukuk Kurultayında dile getirilerek, okunmuştur.

No comments: